Musa entdeckt beim Anlegen an einer ägäischen Insel ein verlassenes Paradies und lässt sich dort nieder. Doch unter der idyllischen Oberfläche verbirgt sich die Tragödie der vertriebenen griechischen Inselbewohner nach dem Ersten Weltkrieg und die Erinnerungen an die Grausamkeiten in Anatolien und dem Kaukasus.
Příběh ostrova Série
Tato série sleduje osudy lidí, kteří se snaží vybudovat nový život na ostrově opuštěném po odsunu řeckých obyvatel během válek a konfliktů. Sled událostí zahrnuje bitvy, masakry a nucené přesuny, přičemž naděje se stává hlavním hybatelem příběhu. Ponořte se do emotivního vyprávění o odolnosti a obnově v nelehkých podmínkách. Je to příběh o hledání domova a vytváření budoucnosti z trosek minulosti.



Doporučené pořadí čtení
- 1
- 2
Bir Ada Hikayesi dörtlüsü, savaşlardan, kırımlardan, sürgünlerden arta kalan insanların, Yunanistan’a gönderilen Rumların boşalttığı bir adada yeni bir yaşam kurma çabalarını konu alır. Umut, dörtlemenin baş kahramanıdır. Karıncanın Su İçtiği, beklemenin ve sabrın romanıdır. Savaştan dönmeyen yakınlarını bekleyen kadınların, yurduna dönmeyi bekleyen sürgünlerin, denizi bekleyen balıkçıların, aşkı bekleyen yüreklerin sonsuz bir sabırla hayata duydukları inanç, adanın doğasına, insanlarına duyulan sevgiyle aydınlanır. “Yaşar Kemal’in romanı vahşi ve muhteşem bir türküye benziyor. Güçlü, yalın ve insanı deli eden...” Die Weltwoche, (İsviçre) “Yaşar Kemal büyük bir yazardır. Onun eserlerini okumak, zengin kazanımlar sağlayan büyük bir serüvendir.” Fönstet, (İsveç) “Yaşar Kemal'in eseri, büyük bir tuval üzerinde her santimine ayrı titizlik gösterilerek hazırlanmış bir tablo gibidir.” Paul Theroux, The New York Times, (A.B.D.) “Çok büyük bir yazar.. Eserlerinin güzelliğine kapılıveriyor okur, bitirince şaşkınlık ve mutlulukla doluyor.” Femme d’Aujourd’hui, (Fransa) “Almanlar ister koşuklu yazsın ister düzyazıyla, yapıtları yüzeyin çok diplerinde katmanlar taşıyan derinlikli yazarlara ‘Dichter’ derler.... hiç kuşkusuz ‘Dichter’dir Yaşar Kemal.” Güven Turan
- 3
Die vom Krieg zusammengewürfelte Gemeinschaft auf der Ameiseninsel wächst und wächst. Die Flüchtlinge aus dem Osten und aus dem Westen versuchen, hier heimisch zu werden. Doch auch das Heimweh wächst: Der berühmte Pferdezüchter Aga Efendi will um jeden Preis zurück auf sein geliebtes Kreta. Er reist nach Istanbul und Ankara, bestürmt Botschafter und Minister, bäumt sich auf gegen eine gedankenlose Weltpolitik, die nach dem Ersten Weltkrieg mit einem Federstrich Millionen von Menschen umgesiedelt und in die Katastrophe geführt hat. »Der Duft des Mittelmeerraums ist überall der gleiche. Ob auf Kreta, in der Çukurova, im Taurus, in Griechenland, in Frankreich, in Spanien oder in den Pyrenäen …«